Ana içeriğe atla

Sansar ve Dağ Kedisi...


İnsanlara pek yanaşmayı sevmez sansargiller. Biraz hatta çokta bencillerdir. Her şeyden önemlisi kendileridir. Karınları bir yumurtayla doyacak olsa, tüm kümesi kırar geçirir. Hayvanlar aleminde bir iç güdü vardır; yaşamak için öldürülür, ama sansarlar öldürme iç güdüsü ile öldürürler.
Çift halinde avlanan sansar, eşini kaybetmenin üzüntüsüne ek; açlığın verdiği yorgunun etkisiyle olmalı ki, yaptıklarının yanlış olduğunu düşünmeye başladı ama işin açıkçası iç güdüsel olarakta, kendi içinde kendine toz kondurmakta istemiyordu.  
Avlanmak istiyordu doğrusu bizim parlak derili sansar, Bir an aklına tak etti. Ya bizim yan komşu dağ kedisiyle takılmak vardı ne güzel, hem sadık, hem dost canlısı, hemde hergün yiyecek bir şeyler buluyordu.
Sansar bitkin halde vardı dağ kedisinin kapsına. Komşu dedi! Dağ kedisi kaldırdı yavaşça gözlerini, dikti sansarın göz bebeklerinin içine, birazda mırıldandı içiden. Yine de sessiz ve tok bir sesle, Hoş geldin, hangi kurnazlıklar attı seni buralara dedi sansara.
Sansar efendi direk uzatmadan teklifte bulundu! Birlikte avlanalım. Ne avlanırsak sen pay et. Dağ kedisi hiç istifini bozmadan dinledi. Tabi dinlerkende kafasından deli sorular geçirdi! Yinede sabırla dinledi. Acıdı. Üzüldü. Dayanamadı. Komşuluk hakkı var dedi. Teklifi kabul etti. Ama asla avlanma kuralının dışına çıkmayacaksın sözü aldı ve avlanma kurallarını saydı.
1.Asla aç gözlülük yapmayacaksın.
2.Niyetin avlanmak olacak, hırsla hareket etmeyeceksin.
3.Amacın karın doyurmak olacak, asla fazlasına göz dikmeyeceksin.
4.Büyümeden büyük olmaya çalışmayacaksın.
5.Aç kalacaksın ama asla alçalmayacaksın. Demiş ve avlanma kurallarını bitirmiş.
Sansarda açlığın verdiği rehaveletle kabul etmiş. Etmiş ama etmesine pek içinede sinidirmemişti.
Dağ kedisi almış sansarı, bir köy kümesine götürmüş sansarı. Bak sansar kardeş burda 40 tane tavuk var, birisini alıp gideceğiz, bir tavuk ikimize de yeter, aman ha hırsa kapılıp şu gördüğün bekçi köpeğine yakalanma diye tembihlemiş. Sen buralarda yenisin bugün ben avlayayım, birlikte yiyelim, yarın sen avlarsın birlikte yiyelim demiş. Gitmişler kümese.
Dağ kedisi tereyağdan kıl çeker gibi almış getirmiş bir tavuğu, çoban köpeğinin ruhu bile duymamış. Yemişler güzelce tavuğu. Doyurmuşlar.
Doymuşlar doymasına ama Sansar ilk günden düşünmeye başlamış. Ya bu iş ne kadar kolaymış diye başlamış cin fikirle düşünmeye. İç güdüleri dürtüklemiş. Duramamış yerinde. İçi içini yemiş. Dağ kedisinin uyumasını beklemiş. Dağ kedisi uyur uyumaz gitmiş kümesin yanına.
Bekçi köpeğinin gözleri kapalı, tavukların kimisinden ses geliyor ama diğerleri hep mışıl mışıl uyuyor.
Sansar dikmiş kafasını havaya, girmiş kümese, Girmiş ama girmesine ama karnı tok. Gözü aç. Bir tavuğu boğazlamış, almış çıkmış dışarıya, bir daha girmiş ama tavuklar ürkmüş, hep bir ağızdan başlamışlar gıdaklamaya, sansar efendi ses çıkaranı boğazlamış, sesini yükseltenin çökmüş depesine, bir , iki, üç derken kümesin yarısını telef etmiş. Çoban köpeği kümesten gelen seslere kulak kesilmiş. Gitmiş kümesin başına başlamış beklemeye. Sansar doymak bilmeyen gözüyle şu tavukları bir dışarı çıkarayım, daha sonra kalanının işini hallederim diye başlamış düşünmeye. İkinci tavuğu çıkarırken, bir hırıltı ve sert bir pati gelmiş kafasının ortasına olduğu yere yığılmış. Kümesin halini gören çoban köpeği parçalara ayırmış sansarı…
Dağ kedisi uyumuştu, uyumasına ama sansara güvenmediği için o da geldi. Dağ kedisi prensiplerini unutmadan sadece izledi, izledi, izledi…
Kaldırdı başını, gözlerini parçalara ayrılmış sansarın üzerine dikti ve aklından avlanma prensiplerini geçirdi. Tekrardan
1.Asla aç gözlülük yapmayacaksın.
2.Niyetin avlanmak olacak, hırsla hareket etmeyeceksin.
3.Amacın karın doyurmak olacak, asla fazlasına göz dikmeyeceksin.
4.Büyümeden büyük olmaya çalışmayacaksın.
5.Aç kalacaksın ama asla alçalmayacaksın.
hem acıdı sansara hem kızdı, ahmak! ahmak işte dedi. Tok karnıyla, yuvasının yolunu tuttu.
Hilmi Avşar 17.05.2017




Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Zor İnsanlarla Zorlanmadan Baş Etmek (Kitap Eleştirisi)

ZOR İNSANLARLA ZORLANMADAN BAŞ ETMEK (ELEŞTİRİSİ) Her şeyden önce yazmak zor bir zanaat olduğu için bilgi ve deneyimlerini paylaşan yazar Özden Aslanın emeğine sağlık.  Alıcısı çok çeşitli; herkesi mutlu ve memnun etmek mümkün değil, her kişinin bilgisi, tecrübesi, olaylara bakış açısı bir olmadığı için bazen bazı kitaplar yetersiz kalır, bazen de ağır gelir okuyana. Kitapta insanları 3 gruba ayırmış yazarımız, Ertelemeci, Terörist, Benim işim değilciler. 1.Bölüm Ertelemecilere ayrılmış, yazarımız çok fazla iç sesi konuşturmuş ve diyaloglar çok basit kalmış. İş hayatında ertelemeci insanlar yok mu? Fazlasıyla var! Özel sektörde ertelemeciler biraz daha azken kamu da bunun daha fazla olduğunu görebiliriz. Yazarın hakkını yememek gerekir ama sonunda ertelemeci yapıya sahip insanlar için bir reçete yazması yerinde olmuş, o sıkıcılığı unutturuyor. Ertelemeciler için yazdığı reçete: - Hedef belirleyin. – Önceliklerimizi bizi hedefe ulaştıracak işlere verelim. – işleri öncelikle...

AKLI BAŞINDA GENÇLERE 40 ÖĞÜT / TUNCEL KURTİZ (Ramiz Dayı)

Aklını Kullan. İyi tanımadan hiçbir insana bağlanma. Bitmemiş ilişkilerin üzerine ilişki kurma. Acı çeken sen olursun. İyice soruşturup diğer insanların da haklı olabileceğini düşün. Seni takmayanı sen hiç takma, konuşmayanla asla konuşma. Güvenmediğin biriyle asla çıkma. Yalanını yakaladığın kişinin düzelebileceğini düşünme. İnsanlara doğru değer ver, hak etmeyenleri sil. Kimseye yalvarma. Asla dönüp de arkana bakma. Sır tutmasını bil. Dostların sevgilinden daha önemli olduğunu unutma. Onları asla sevgilin için satma. Hak ettiğin sevgiyi alamadın mı kendini üzme, sorun sen değilsin. Kimsenin lafıyla dolduruşa gelme, ama aklının bir köşesinde tut. Kafanda bitirdikten sonra iki çift tatlı söz, iki damla göz yaşı için asla yumuşama. Seni sevenlerle kullananları ayırt et. Seni dinleyip anlama niyeti olmayanlarla tartışma. Emrivaki oluşturulan dostlukları kabul etme. Eğer verdiğin sır o kişide kalmıyorsa ikinci bir sır verme. Dostun ocak insanları baz...

Herkesi Mutlu ve Memnun Etmek

Bazılarını bir tebessüm mutlu eder, Kimine Cem yılmazı getirsen burun kıvırır. Kimi insanı bir omza dokunmak memnun eder, Kimi insanı omzunun üstünde taşısan, başına ayaklarını basmak ister. Birazına günaydın demek mutlu eder, Bir çoğuna şiir yazsan, kafiyesini beğenmez. Kimi insan varlığına saygı duyulması memnun eder, Kimi insanlar sadece ben konuşayım, sazı elinden bıraktığı an boşlukta suratını asar. Çok azını beynini temizleyip iki dakika dinlemek mutlu eder, Çoğunu bütün varlığınla dinlersin, daha çok dinle, sadece ben var olayım ister. Kimi insana hatasını söylersin, teşekkür eder, ders çıkarır memnun olur, Kimilerine hatalarını söylersin, ilk fırsatta tepene çökmek planının peşine düşer, Çok azını översin, yerin dibine girer, yapma böyle şeyler, bizlik bir şey yok der, Çok çok fazlası ise senin övmene gerek bırakmadan, ortalığı yalar yutarlar, yine de mutlu olmaz. Kimisi bilgi paylaşır, ekmek paylaşır mutlu olur, Kimisine canını versen, külünü den...